6 Aralık 2009 Pazar
Pamuk Pogaca
24 Şubat 2009 Salı
Tarçınlı Kurabiye
Etiketler: Kurabiyeler
Havuçlu Kek
17 Şubat 2009 Salı
Sodalı Mantarlı Börek
Tiramisu
Etiketler: Pastalar, Sütlü Tatlılar
10 Şubat 2009 Salı
Birileriyle kıyaslanmak kadar can sıkıcı birşey yoktur herhalde, ne kadar canımızı sıksada taki anne karnından mezara kadar devam eder. Yok onun bebekliği daha rahattı, yok o hep derslerinde başarılıydı, yok o gelin şöyleydi, yok onun annesi şöyle davranırdı... say say bitmez... sıkıldım bu laflardan bu aralar en son duymak istediğim şey olmasına rağmen çok duyar oldum. ister istemez karşı tarafa içinde olumsuz bir tutum oluyor. ne olur yani herkesi ayrı bir birey olarak algılasak, devamlı ilkine göre değerlendirmesek, insan modelleri olmasa kafamızda. bazen ya yeter artık o onu böyle yapmış olabilir ben böyle yapacağım diyesim geliyor ama geldiği gibi kalıyor düşüncede... birde şu insanları kırmama huyu, karşımdaki farkında mı beni bu şekilde ne kadar kırdığının? sanmıyorum onların kafasında bir model var. yazarsam birilerine anlatırsam rahatlarım sandım ama olmuyor tam rahatlıyorum içimde hallediyorum bir bakmışım yine aynı muhabbet :) bu kadar zor mu duygularımı anlamak, sanmıyorum ama bilmiyorumda.ne değişti sanki yazdımda hafifledim biraz ama iki gün sonra aynı laflar tekrar, bazen gücüm kalmadığını hissediyorum, alıp başımı gidesim geliyor uzaklara, ama nereye gidebilirim ki ...uzaklara gitmektende korkuyorum aslında, sanki koskoca bir yanlızlık beni bekliyor, çalmayan telefonlar, açılmayan kapılar, belkide tanımadığım insanlar.. belkide sorun birileriyle karşılaştırılmak değil, belkide tamamen uzak korkusu, yada emin olamamak kendinden, gideceğin yerden. Ama dedim ya yinede iyi olur beni semra olarak değerlendirseler devamlı o şöyle yapmıştı demeseler. önümde bir model istemiyorum, en azından modelim o olsun istemiyorum :) neyse tez de sorun çıktı yine asıl işim olan öğrenciliğe geri dönmek zorundayım...
8 Ocak 2009 Perşembe
Kahve Rüyası
Tez yazmak gerçekten çok meşakkatli bir iş hele bir de düğün hazırlıkları ile aynı zamana denk gelirse, insan kendine ayıracak zamanı çok zor buluyor. Böyle yoğun bir dönemin içindeyim... İnşallah her ikisinin de üstesinden layığı ile gelebilirim(Tabi bu arada belkide on ayrı parçaya bölünmem gerekebiliyor malesef). Bu tarifi artık yeni birşeyler yapmalıyım diye düşünürken portakal ağacında gördüm biraz değişime uğramış haliyle beğenilerinize sunuyorum...Aslında portakal ağacı takip edenlerinin yorumlarına bakarak evdekilerin seveceğine inanmadan yaptığım bir tatlıydı. Ama evde yiyen herkes ikinci dilimi isteyince doğru bir seçim yaptığımı düşündüm. Umarım sizler de beğenirsiniz. Şimdiden afiyet olsun...
Malzemeler:
1 su bardağı irmik
1 su bardağı toz şeker
1,5 çorba kaşığı türk kahvesi(portakal ağacında ölçü 2 ç.k. olarak verilmişti)
1 çorba kaşığı nescafe
4 su bardağı süt(Yarım yağlı süt kullandım)
1 paket vanilya
1 paket toz kremşanti(1 su bardağı süt ile hazırlanmış)
Üzeri için: Fındık, Fıstık,Ceviz,Tarçın(ne olursa)
Hazırlanışı:
Krem şanti ve vanilya hariç tüm malzemeler bir tencerede karıştırılarak pişirilir. Karışın piştikten sonra vanilya eklenerek iyice karıştırılır ve servis kabına dökülerek soğumaya bırakılır. Soğuyan tatlının üzerine 1 su bardağı süt ile çırpılmış kremşanti serilir. Ardından dilimlenerek servis edilir.
Not: Kardeşim Serdar daha önce yediği incir tatlısından esinlenerek muhallebisinin içine kuru incir koyulup yapılabileceğini düşünmüş. Ben de düşününce O'na hak verdim çünkü kahve ile incirin bir arada çok lezzetli olduğunu düşünüyorum. Bir daha ki sefere deneyip sizlere bildireceğim inşallah..Benden önce deneyen olursa yorumlarını bekliyorum.
Etiketler: Sütlü Tatlılar, Tatlılar